🗞️ Bağımlılığın Bedeli ve Bağımsızlık Yolu

Ülkemizin dış politikada ve ekonomide yaşadığı en büyük çıkmaz, Batı'ya olan derin bağımlılığımız.
Bu bağımlılık, adeta vücudumuza yerleşmiş ve bizi kendi irademizle hareket etmekten alıkoyan bir jeopolitik hastalığa benziyor.

Türkiye Batı'nın çıkarları için bir piyon gibi kullanıldı.
Ya toprak bütünlüğümüzü ve birliğimizi tehdit eden sürekli bir haraç ödeme baskısı altında yaşayacağız,
ya da büyük güçlerin vekalet savaşlarında ucuz asker olarak kullanılacağız.
Batı'nın kontrolünde kaldıkça başka bir kaderimiz olmuyor.

İşin ekonomik boyutu da aynı derecede vahim.
Tarih boyunca savaşlar, sadece devletler arası mücadele değil, aynı zamanda küresel zenginlerin daha çok para kazanma aracı oldu.
Borç, faiz ve savaş ekonomisi, Batı merkezli finans sisteminin ana motoru haline geldi.

Ülkemiz de bu sistemin borç kıskacına defalarca sokuldu.
Bugün, yatırım yerine borçla, üretim yerine faizle ayakta durmaya çalışıyoruz.

En somut örneği enerjide yaşıyoruz.
Amerika, bizi Rusya'dan aldığımız ucuz doğal gazı bırakıp, kendisinin çok daha pahalı LNG'sini almaya zorluyor.
Bu, ticari bir tercih değil; tamamen jeopolitik bir dayatmadır.
Amaç, enerji damarlarımızı Rusya'dan koparıp tamamen Washington'un kontrolüne bağlamaktır.

Eğer bu bağımlılığı kabul edersek, sadece daha pahalı faturalar ödemekle kalmayacak,
aynı zamanda enerji akışımızı da istedikleri zaman kesebilme gücü vereceğiz.

Oysa elimizde Mavi Akım, Türk Akım ve TANAP gibi güçlü boru hatları var.
Bunlar bizi sadece tüketici olmaktan çıkarıp, bölgenin enerji dağıtım merkezi yapıyor.
Güvenliğimiz, NATO'nun "sözde" garantisine değil, kendi gücümüze ve bu stratejik hatlara bağlıdır.

Sonuç olarak;
 

Türkiye artık bir yol ayrımında bulunuyor.
Ya Batı'nın baskılarına boyun eğip jeopolitik çıkarlarımızdan vazgeçeceğiz,
ya da bağımsızlık yolunu seçeceğiz.

Kurtuluş, 

Kendi milli savunma sanayimize, Mavi Vatan gibi kendi haklarımızı koruyan doktrinlere
ve borç zincirini reddeden güçlü bir ekonomiye dayanıyor.

Kurtuluşun reçetesi;

Mustafa Kemal Atatürk'ün çizdiği, tam bağımsızlık ve kendi milletinin gücüne güvenme yoludur.
Başkalarının vaatleri bizi kurtarmaz.
Ancak kendi birliğimiz ve kendi stratejik aklımız, bizi bu hastalıklı bağımlılıktan kurtarabilir.

🗞️ GÜNESAV Yorum – Erol Altunoğlu