❓ Kafalarda Cevapsız Sorular
Eleştiriler, belediyenin kararı kadar, yıkım sürecindeki belirsizliklere de yöneliyor.
Kamuoyunun aklındaki başlıca sorular şunlar:
1️⃣ Son 1 yılda bu yapıyla ilgili nasıl bir çalışma yürütüldü?
2️⃣ Güçlendirme ve yeniden yapım maliyetleri ne olarak belirlendi?
3️⃣ Otopark yıkılırsa, Kemeraltı esnafı ve vatandaş için hangi alternatif çözümler sunulacak?
4️⃣ Kentte binlerce riskli bina dönüşüm beklerken, güçlendirilebilir bir yapı neden yıkılmak isteniyor?
🚗 3500 Araç, 12 Bin Esnaf: Kemeraltı’nın Nefesi Kesiliyor
Uzmanlara göre bu karar, sadece bir bina değil, 12 bin Kemeraltı esnafının geçim alanını da hedef alıyor.
Otoparkın kapatılması, 3500 aracın park alanını ortadan kaldıracak ve tarihi çarşının trafiğini felç edecek.
Eleştirmenler bu durumu, “Beceriksiz bir yerel yönetim anlayışı” olarak nitelendiriyor.
🏛️ “Yıkmak Kolay, Korumak İrade İster”
Kemeraltı ve Agora çevresi, İzmir’in en kadim bölgelerinden biri.
Ancak yıllardır bu bölge, ihmal ve vizyonsuzlukla anılır hale geldi.
Trafik, otopark ve altyapı sorunları kent merkezini yaşanmaz kılıyor.
Birçok yurttaş, “İzmir’de hizmet değil, gösteri belediyeciliği var” diyerek tepki gösteriyor.
🧱 Çözüm Önerisi: Yeraltı Otoparkı
Kent planlamacılarına göre en gerçekçi çözüm, Kemeraltı’nın altına yapılacak dev bir yeraltı otoparkı.
Bu modelle:
Tarihi doku korunabilir,
Esnaf nefes alabilir,
Trafik yükü azalabilir.
Ancak bunun için irade, vizyon ve şehir sevgisi gerekiyor.
⚠️ “İzmir Oyalanıyor, Yönetilmiyor”
Eleştiriler, sadece otoparkla sınırlı değil.
Vatandaşlar; çöpler, trafik, sel baskınları, balık ölümleri, fare istilası, ödenmeyen maaşlar ve israf iddialarını da dile getiriyor.
Kent sakinlerine göre, İzmir artık “yaşanmaz, çekilmez bir şehir” haline geldi.
Eleştirmenler, “Mesele hizmet değil, mesele şehre sevdalı olmakla şehirden nemalanmak arasındaki fark” diyor.
