Yer bilimleri alanında uzman olan Prof. Dr. Naci Görür, Bursa'nın Gemlik ilçesinde peş peşe gerçekleşen 4,0 ve 4,4 büyüklüğündeki depremler hakkında önemli uyarılarda bulundu. Depremlerin Kuzey Anadolu Fayı'nın (KAF) güney kolu üzerinde meydana gelmiş olması, bölgede olası risklerin varlığına işaret ediyor. Görür, Gemlik'in depreme karşı dayanıklılığının artırılması gerektiğini belirterek, bu konunun acilen ele alınmasının önemli olduğunu ifade etti.
Gemlik’te Deprem Kaygısı
26 Haziran sabahının erken saatlerinde, Gemlik ilçesinde 4,0 büyüklüğünde bir deprem kaydedildi. Bu sarsıntının ardından, 27 Haziran sabahında 4,4 büyüklüğünde başka bir deprem meydana geldi. Şahinyurdu merkezli olan bu depremler, yerel halkta büyük bir tedirginlik yarattı. Prof. Dr. Naci Görür, konuya dair yaptığı açıklamalarda, bu depremlerin Kuzey Anadolu Fayı'nın güney kolunda meydana geldiğine değinerek, durumu önemli bir uyarı olarak değerlendirdi. Yerel yönetimlerin bu konuyla ilgili acilen harekete geçmesi gerektiğini vurgulayarak, bölgedeki yapıların depreme dayanıklılık açısından gözden geçirilmesi gerektiğini belirtmiştir.
Güney Kolda Dikkatli Olunmalı
Prof. Dr. Naci Görür, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarda, Marmara Bölgesi’nde büyük bir depremin Kuzey Anadolu Fayı'nın kuzey kolunda gerçekleşeceği yönünde genel bir görüş olduğunu ifade etti. Ancak, güney kolunun da hiçbir şekilde ihmal edilmemesi gerektiğini vurguladı. Bu bölgenin depremsellik açısından enerji biriktirme kapasitesinin yüksek olduğu belirtildi. Görür, bu durumun yerel yönetimler ve kamuoyunca dikkate alınması gereken önemli bir konu olduğunu, aksine hareket edilmesi durumunda olası sonuçların ciddi olabileceğini ifade etti.
Son günlerde artan depremler, Gemlik'teki güvenlik endişelerini yeniden gündeme getirdi. Depremlere karşı yapıların güçlendirilmesi ve dayanıklılığının artırılması gerektiğini vurgulayan Görür, “Gemlik kesinlikle deprem dirençli bir hale dönüştürülmelidir,” şeklinde açıklamalarda bulundu. Bu durumun sadece yöneticilere iletilmesi yeterli olmayacaktır. Aynı zamanda yerel vatandaşların bilinçlenip, yöneticilerden gerekli tedbirleri talep etmeleri de önem arz ediyor. Halkın olaya duyarlılık gösterip, güçlendirilmiş yapılar için gereken adımları atması, olası afetlerde zararın minimuma indirilmesi konusunda büyük bir etki yaratacaktır.
Gelişen Tehditler ve Önlemler
Marmara Bölgesi'nin deprem riski açısından tehdit oluşturan bir lokasyon olduğu sıkça dile getirilmektedir. Özellikle Gemlik Körfezi çevresindeki aktif fay hatlarının mevcut durumu, halk sağlığı ve güvenliği için ciddi bir risk işareti taşımaktadır. Bu nedenle, bilim insanları yıllardır bu durumla ilgili çeşitli uyarılarda bulunmaktadırlar. KAF’ın güney kolu boyunca yer alan bölgelere yönelik olarak, kentsel dönüşüm çalışmalarının arttırılması ve yapı denetim standartlarının yükseltilmesi gerektiği belirtilmektedir. Bu tür düzenlemeler, potansiyel bir depreme karşı hazırlıklı olmak adına son derece kritik öneme sahiptir. İleriye dönük olarak, afet yönetimi ve bilinçlendirme çalışmaları da toplumsal güvenliğin sağlanmasında önemli bir rol oynamaktadır.
Afet Bilinci ve Eğitim
Toplumun deprem gerçeği ile yüzleşmesi ve bu konuda bilinçlenmesi önem taşımaktadır. Afet bilincinin artırılması, halkın eğitimine dayalı bir süreç gerektirmektedir. Yerel yönetimlerin ve ilgili kuruluşların, bu konuda eğitici programlar düzenlemesi büyük bir ihtiyaç olarak öne çıkıyor. Bu tür çalışmalara, özellikle çocuklar ve gençler hedef alınarak, erken yaşta bilgi verilmesi sağlanabilir. İnsanlar, deprem anında nasıl davranmaları gerektiği, güvenli alanların nerelerde olduğu gibi konularda bilgilenmelidir. Böylece olası bir depremde paniğin önüne geçmek ve can kayıplarını azaltmak mümkün olacaktır. Sonuç olarak, toplumun her kesiminin bu konuya duyarlılık göstermesi, afetlerin etkilerinin minimize edilmesi açısından kritik bir rol oynamaktadır.