Antalya'nın Manavgat ilçesinde gerçekleştirilen büyük bir polis operasyonu, yerel yönetimdeki yolsuzluk ve rüşvet iddialarını aydınlatmaya yönelik önemli bir adım oldu. Manavgat Belediyesi'nde görevli çok sayıda şahsa gözaltı kararları çıkarıldı. Operasyon, sadece rüşvet suçlamalarını değil, aynı zamanda kamu kaynaklarının kötüye kullanımıyla ilgili ciddi iddiaları da kapsamaktadır. Toplamda 34 kişi hakkında adli işlem başlatılırken, gözaltına alınanların sayısı gün geçtikçe artmaktadır.
Başkan Yardımcısının Yakaladığı Rüşvet İddiaları
Soruşturmanın odak noktalarından biri olan Manavgat Belediye Başkan Yardımcısı M. E. T., kendisine yönlendirilen rüşvet iddialarıyla dikkat çekti. İddialara göre, bu şahıs baklava kutusu içerisinde nakit para alırken görüntülendi. Bu durum, zabıtalarında ortaya çıkan rüşvet ağına dair bulguların derinleşmesine neden oldu. 7 Mayıs 2025'te başlatılan soruşturma süresi içerisinde, yalnızca belediyenin üst düzey yöneticileri değil, aynı zamanda özel sektörde çalışan birçok kişinin de bu yasadışı işlerin bir parçası olduğuna dair deliller elde edildi. Bu durum, rüşvetin hangi boyutlara ulaştığını gözler önüne seriyor.
Gözaltı Süreci ve Soruşturma Gelişmeleri
4 Temmuz 2025 tarihi itibarıyla alınan gözaltı kararları, aralarında Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara’nın da bulunduğu 34 kişiyi kapsadı. Bu kişilerin 28’i gözaltına alınırken, diğer 6 kişinin yakalanması için polis teşkilatı tarafından geniş çaplı çalışmalar yürütülmektedir. Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma, önemli delillerin toplanması ve ifadelerin alınması ile devam ediyor. Bu süreç, hem yerel yönetimin hem de özel sektörün işleyişini derinlemesine incelemek için kritik bir aşama teşkil etmektedir.
Kamusal Kaynakların Kötüye Kullanılması
Soruşturmanın seyrine göre, Manavgat Belediyesi'nin işlemlerinin yasadışı yollardan yürütüldüğü ve rüşvetsiz hiçbir işlem yapılmadığı tespit edildi. Özellikle inşaat ruhsatı ve imara aykırı projelerin yasallaştırılması sürecinde, sahte belgelerin ve paravan şirketlerin kullanıldığı iddiaları göze çarpıyor. Bu durum, kamu kaynaklarının usulsüz olarak kullanılması neticesinde önemli bir mali zarara yol açtı. Yapılan hesaplamalara göre, bu yolsuzluklar sonucunda yaklaşık 800 milyon TL'lik kamu zararı oluştu. İlgili makamlardan yapılan açıklamalar, olayların boyutlarının çok daha geniş olabileceğine işaret ediyor.
Belediye Başkan Yardımcısı M. E. T., 110.000 Euro rüşvet alırken baklava kutusu içinde suçüstü yakalanmasıyla dikkatleri üzerine çekti. Bu olay, yürütülen soruşturmanın en çarpıcı unsurlarından birisi oldu. İş insanlarının ifadeleri de bu süreci önemli ölçüde etkiliyor. Örneğin, D. W. Otelleri’nin sahibi K.B., kendisine belediye yetkilileri tarafından toplamda 1 milyon 500 bin TL rüşvet talep edildiğini dile getirdi. Benzer tavsiyeler ve şikayetler gün geçtikçe artış gösteriyor. Bu tür ifadeler, hukuki sürecin geleceğini önemli ölçüde değiştirme potansiyeline sahip.
Başkan Niyazi Nefi Kara Üzerine Gelen İddialar
Soruşturma ile ilgili belgelerde, Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara'nın Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı için 20 milyon Euro kaynak yaratma amacında olduğuna dair iddialar öne çıkmakta. Bunun yanı sıra, Side Kemer Mahallesi’nde 750 bin Euro değerinde bir villa satın aldığı ve bu bedelin otel yatırımcıları tarafından finanse edildiği iddia ediliyor. Ayrıca, başka bir mülkünün yıkılıp yeniden inşa edilmesi için çeşitli yatırımcılardan bedel talep ettiği de vurgulanıyor. Bu iddialar, yerel yönetim politikaları ve uygulamalarının nasıl şekillendiğine dair ciddi bir sorgulama sürecini başlatma potansiyeline sahip.
Yürütülen Soruşturma ve Suçlar
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen kapsamlı soruşturma, Türk Ceza Kanunu'nun bir dizi maddesi çerçevesinde derinlemesine ele alınıyor. Rüşvet, zimmet, irtikap ve görevi kötüye kullanma gibi suçlardan dolayı hukuki işlemler devam ediyor ve bu bağlamda delil niteliğinde kanıtlara ulaşılmaya çalışılıyor. Bu süreçte, ses kayıtları, banka işlemleri, sahte belgeler ve müşteki ifadeleri gibi çeşitli deliller titizlikle değerlendirilmektedir. Bu unsurlar, ele alınan suçların ciddiyetine ışık tutarak, durumu daha da karmaşık hale getirdiği söylenebilir.
Adli Sürecin Geleceği
Soruşturma sürecinin hızla devam etmesi bekleniyor ve bu çerçevede suçüstü yakalamalar ile elde edilen belgeler önemli bir yer tutuyor. Adli sürecin sonunda kamu zararının tespiti yapılması ve sorumluların hesap vermesi amaçlanmaktadır. Manavgat Belediyesi’nde yaşanan bu hadiseler, yerel yönetimlerin şeffaflığı konusunda ciddi sorgulamalara yol açmakta ve kamuoyu tarafından geniş yankı bulmaktadır. Bu durum, benzer olayların gelecekte nasıl ele alınacağına dair de bir ipucu vermektedir.